Karmanın Telafisi Üzerine

Yarım Kalanların İzinde


Hayat, çoğu zaman düz bir çizgi değil; yarım kalmış cümleler, yarıda kesilmiş ilişkiler ve tamamlanmamış hesaplarla örülü bir döngü. Bazen bir gün biri çıkar karşımıza; hiç beklemediğimiz bir anda, geçmişteki bir kırığı onarmak için gelmiş gibidir. O geliş, sadece bir “tesadüf” müdür, yoksa evrenin görünmez terazisinin bir dengesi midir?


Kötünün de İyinin de Karması


Karma denince çoğu kişi sadece “ceza”yı düşünür. Oysa karma sadece olumsuz eylemlerin yankısı değildir; iyiliğin de karşılığı vardır. Birine gösterdiğimiz şefkat, bir gün hiç ummadığımız anda, hiç ummadığımız kişiden bize geri dönebilir. Tıpkı yaptığımız bir kötülüğün gölgesi gibi, iyiliğimiz de bir yankı halinde geri gelir. Evren neyi bırakırsak, onun izini taşır.


Telafi Mekanizması


“Kötü şeylerin telafisi olur mu?” sorusu aslında içimizi kemiren en insani sorulardan biridir. Bazen bir hata, özürle düzelmez. Ama hayatın akışı, bize dolaylı yollardan telafi fırsatları sunar:

• Kaybettiğimiz birini geri getiremeyiz, ama başkasına sarılarak eksikliği onarabiliriz.

• Kırdığımız birini onaramayız, ama bir başkasına daha şefkatli davranarak zinciri kırabiliriz.

• Kendi içimizde yarım kalan yanımızı, başkasının bizde açtığı boşlukla doldurabiliriz.


Telafi, bire bir aynı noktada olmaz; başka şekillerde, başka yüzlerde, başka olaylarda karşımıza çıkar.


Karmanın Çift Yüzü


İyi ya da kötü hiçbir şey kaybolmaz. Evrenin terazisi görmediğimiz bir hassasiyetle işler. Bazen hayatımıza giren biri, sadece sevgi getirmez; aynı zamanda gölgemizi de ortaya çıkarır. Çünkü karma sadece tatlı hediyeler sunmaz; dersler de taşır. İşte bu yüzden kötünün de iyinin de karması vardır.


Sonuç: Telafi, Bir Döngüdür


Biri gelir mi yarım kalanları telafi etmek için? Belki evet, belki hayır. Ama kesin olan şu: Her eylem, bir iz bırakır ve o iz başka bir şekilde bize geri döner. Kötünün de iyinin de telafisi vardır; bazen bir insan aracılığıyla, bazen bir olayla, bazen de kendi içimize dönerek.


Ve belki de asıl telafi, dışarıdan gelmez; kendi içimizde açtığımız boşlukları fark edip, onları sevgiyle kapatmayı öğrenmekle başlar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Aydınlat, Isıt Ama Işığından Parça Verme: Eksiltme, Büyüt.

Su Seni Kaldırır

Bu gerçekten güçlü bir metafor...